KAVRUN AJANS
REİSİN KÖŞESİ
KAVRUN RESiM -YENİ
ÇAKUT-20-YAŞINDA
AŞAĞI KAVRUN RESİM
HENUKiDEN ŞiiRLER
KAVRUN VİDEOLARI
AYDER RESİM YENİ
AYKIRININ OBJEKTİFİ
KAÇKAR RESiM-YENİ
ÇAKUT RESiMLERi
AMLAKİT RESİM-YENİ
ÇAMLIHEMŞİN-RESİM
SÜLEYMAN ALBAY
MEKONUN RESİMLERİ
HASAN ÖNDER-RESİM
HEMŞİN YAYLALARI
08-03-2008-AMLAKİT
YÖREMDEN FIKRA
ZiYARETÇi DEFTERi
İBİLİDEN ÇAKUT
ŞAİR YAŞAR ÇELİK
=> ŞİİRLERİ-1-
=> ŞİİRLERİ-2-
=> ŞİİRLERİ-3-
=> ŞİİRLERİ-4-
=> ŞİİRLERİ-5-
=> ŞİİRLERİ- 6-
=> ŞİİRLERİ -7-
=> ŞİİRLERİ -8-
=> ŞİİRLERİ -9-
=> ŞİİRLERİ-10-
=> ŞİİRLERİ-11-
=> ŞİİRLERİ-12-
=> ŞİİRLERİ -13-
=> ŞİİRLERİ-14
=> ŞİİRLERİ-YENİ-15- YENİ
SİZDEN-BİZDEN
MAZİDEKİ RESİM-YENİ
MİSAFİR FOTOLAR
YÖREMDEN MANZARA
TULUM ÜSTADLARI
UNDEN BUNDEN
ESKİ DÜĞÜNLERİMİZ
GİDİ ESKİ GÜNLER
GÜZEL GECELERİMİZ
MİSAFİR VİDEO -
AMLAKİT VİDEOLARI
YÖREMİZDEN MÜZİK
ÇAMLIHEMŞİN VİDEO
ÇAMLIHEMŞİN SLAYT
HALA-ÇUKLANUT
KAÇKAR VİDEOLARI
ELEVİT VİDEOLARI
POKUT VİDEOLARI
PALOVİT VİDEOLARI
SAMİSTAL VİDEOLARI
HAZİNDAĞ VİDEOLARI
AYDER VİDEOLARI
AYDER SLAYTLARI
KAVRUN SLAYTLARI
AMLAKİT SLAYTLARI
ÇAKUT VİDEOLARDA
YAŞAR ÇELİK VİDEO
REİSİN VİDEOLARI
SALİH GÜLAS VİDEO
YÖREMİZDEN SLAYT
ELEVİT VARTOVOR
AMLAKİT VARTOVORU
KAVRUN VARTOVOR
PEHLÜL MEHMET
FOTO EYÜPHAN
YALÇIN ŞAHİN VİDEO
KARMATE
GÖKHAN BİRBEN
BEHÇET GÜLAS
FATİH REYHAN
SELİM GÜLAY
HÜSEYİN ALTAY
UĞUR YAZICI
BÜLENT BEKAR
DİNDAR GÜNER
MAHMUT TURAN
GARİPİN TORNU TAHİR
BAY ALİ YILMAZ
ÖZBAY DEMİRCİLER
HÜSEYİN REYHAN
REMZİ BEKAR
ERCAN BEKAR
İŞTE ÖYLE BİŞE
ÇOK İLGİNÇ
BEL ALTI FIKRA
KAVRUN AJANS GÜNCEL
 

ŞİİRLERİ- 6-

       

 

                  YAŞAR ÇELİK ŞİİRLERİ- 6-
 
BEN
Fikir özürlü değil bedensel özürlüyüm
Zulm etmedim kimseye vicdanen huzurluyum
Ödün vermedim asla hiç değişmedi huyum
Tanımak istiyorsan işte dostum ben buyum

Farketmez taşımasın ayağım vücudumu
Dertlere gögüs gerdim topladım tüm gücümü
Klavuz aramadım kendim çizdim yönümü
Bütün bunlara rağmen kırmadım umudumu

Gün oldu sevda kurdum tutuştum taa derinden
Gün oldu çiçek derdim dağın eteklerinden
Sürülerle geçmiştik en derin vadilerden
Şimdi utanıyorum küçükleşen devlerden

Yürüyemem hiç bir gün bedensel özürüm var
Sade şiir yazarım elden gelen bu kadar
Düşüncelerim hızlı inan benide aşar
Dost olanlar sevinsin desinler yaşar yaşar     

YAVAŞ YAVAŞ
Sana sen den gelir bütün acilar
Zararsizdir çevrende yanan cilar
Şaşirma gözunu oyar sa dostlar
Sen kendın le dostluk kur yavaş yavaş
Sir söyleme dost bilip kandığına
Akrep koyme gönülde sangığına
Üzülürsün sonra ağladığına
Sen kendi yaşını sil yavaş yavaş
Bin umut besleyip hüsran bulduysan
Güleceğin yerde derde daldiysan
Kimse siz bi çare naçar kaldiysan
sen kendi yolunu çiz yavaş yavaş
Sani nerde delidolu hayatın
Çektiğin acilar hep kabahatın
Çıkmaz sa yokuşu yorgunsa atın
Sen kendi dizine dur yavaş yavaş
Düştuyse saçına kar tanelerı
Hayal ediyorsan mutlu günleri
İşt o an yaşamın sondemleri
Sen kendi kuyuna gir yavaş yavaş...

ÇAMLIHEMŞİNDEN SELAM

Yeşilin maviyle kucaklaştığı
Denizin dağlarla selamlaştığı
Binlerce çiçeğin birden açtığı
Selam olsun size Çamlıhemşin'den

Yaylasından Ayder'inden köyünden
Her pınarın billur gibi suyundan
Senden ayrılamam bende bu yüzden
Selam olsun dosta Çamlıhemşin'den

Dereleri çağlar koşar denize
Çiçekler çimenler dolanır dize
Burada aşıklar gelir göz göze
Selam olsun yar'a Çamlıhemşin'den

Balı meşhur olur kara kovanın
Tadı damaktadır balık tavanın
Ocağıdır burası muhlamanın
Sofra selam söyler Çamlıhemşin'den

Anam,halam,teyzem,burda yaşıyor
Geçim için doğayla savaşıyor
Elde orak sırtında yük taşıyor
Selamı var onun Çamlıhemşin'den

Yaylası var yıllardır gidilmeyen
Köyleri var dertleri hiç dinmeyen
Kalesi var tarihi bilinmeyen
Surlar selam söyler Çamlıhemşin'den

Bir yanda Hemşin var bir yanda laz'lar
Tulum ses verince susar tüm sazlar
Ayaklar kıvranır,titrer omuzlar
Selamı var nav,ın Çamlıhemşin'den

Merkezde  birleşir her iki dere
Hasretisen eğer tüm vadilere
İster tatosa git ister Ayder'
Selamı var dağın Çamlıhemşin'den

Ot biçme zamanı hodoç vartevor
Kaç şişe boşalır bilmem kaç sarjör
Örfü aneneyi sen o zaman gör
Selam yollar tetik Çamlıhemşin'den

Kına akşamları koç akşamları
Kız tarafı dökerken saçakları
Duvağa bıraktık tüm ehramları
Selam söyler yenge Çamlıhemşin'den

İki telli çorap keteler hani
Modadır yırtılmış eteğin yanı
Gelin unuttunmu tençkabun hani
Selam söyler çember Çamlıhemşin'den

Sanma laf yok sana gurbete giden
Yıllar oldu geri dönmezsin neden
Baba ocağından doğduğun yerden
Selam olsun sana Çamlıhemşin'den

Düşün be arkadaşzordur unutmak 
Acıdır dostundan ayrı yaşamak
İsmim yaşar ama nerde yaşamak
Selam söyler yaşar Çamlıhemşin.'den


İNSAN BEDENİ
Etten kemik ten miş insan bedeni
Siyah beyaz kiminın kızıl teni
İnsan oğlu eskı acılar yeni
İşte bu düşunce kahreder beni

Doğarken ağlarsın ninni teselli
Çocukluk çağın da körsun bes belli
Büyu sorunlarla dost ol temelli
İşte bu sefalet kahreder beni

Kimisı zengin dır ensesi kalın
Kimisi fıkara ayağı yalın
Faydasi yok mudur ağaca dalın
İşte bu düşunce kahreder beni

Kimler geldı geçtı devran sürduler
Kimin oldu kimi de öldürdüler
İyi kotu mezarlar doldurduler
İşte bu tukeniş kahreder beni

Al yuvarlar ak yuvarlar kan da dır
Bir temiz kalp bir tebessüm canda dır
İyilik kötuluk hep insanda dır
İnsan olmayanlar kahreder beni...

SENSİZ SENiNLE
Oturmuşum puğarda sen aklıma gelmişsın
Yaş olup gözlerımden kadehıme dolmuşsun
Gurbet senı de yemiş sararmişsın solmuşsun
Kadere boyun eğip neden teslim olmuşsun
Hasret saki dert meze benimle içer misın
Anip eski günleri kendınden geçer misın
Yine kadehıne yaş damlar mi gözlerın den
İncinirmi yüreğın sevenin sözlerın den... 


ÖZLEM
Ah bir düşündüğümü
rahat söyleye bilsem
kanatlarım olsada
sana ulaşa bilsem
ayrılmazdım yanından
yer oynasa yerin den
biraz cik ümit versen
içmez dim kederimden
belki de senın için
can verirdim beden den
sana zefk mi verıyor
ayrı yaşamak ben den
unutma bir gün döner
feleğın çarkı terse
çok mu mutlu olursun
bu aşk burda biter se
bilirim zorl

 

 

ı

a olmaz
sev da gönul işidir
sevipte sevil memek
tüm dert lerin başıdır
ferhat dağlari delmiş
tutuşmamiş mı kerem
işte bu aşk uğruna
niceler olmuş verem

DAĞA ÖZLEM
Sindirdim havasına içimi yudum yudum
Tulumun sesi ile dağa doğru yürudum
Ağaçlar arasında dağa doğru tırmanırken
Seyrettim bir ayıyı yavrusuyla oynarken
Orman onunmuş gibi korkmadan geziyordu
Fakat insanoğlundan hep hile seziyordu
Bir ara homurdandı bir şeyler dercesine
Sonra kaptı yavruyu gitti koşarcasına
On beş dakika sonra bizde bir molla verdik
Çilingir sofrasını pınar başına serdik
Kadehimiz yok diye üzülmedik açıkça
Ya biber ya hıyardan kadeh yapardık sıkça
Yöre ismi çeykodim roka rakıya meze
Burda borç harç yok artık deymeyin keyfimize

Soframızdan pay ister gürgen dalındaki kuş
Zaten ayık kafayla çıkılmazdı bu yokuş
Şöyle bir dörtlük yazıp şişeyi astık dala
İlk molayı bitirip yeniden çıktık yola

Sırtımda taşıdım ben bu şişeyi
Pınarın başında verdi neşeyi
Seyrettim güneşle dört bir köşeyi
Gül ile dikeni birlikte gördüm


Yorgunluğu bıraktık pınarın oluğunda
Kendimizi hissetik kaçkarın doruğunda
Hayal gücümüzle ile buradan seyre daldık
Zirvedeki deftere şu satırları yazdık

Sanırım sonudur bu yıl dağların 
Farkı yok ki ölülerden sağların
Bozulmuş çiçeksiz bütün bağların
Sen sahibi olsan ne çıkar yaşar


Öyle yere geldik ki pokut tam karşımızda
Hangisine bakalım sal yanı başımızda
Pokut güzel bir yayla sisi çoktur suyu az
Oradan ayrılmazdım vaktim olsaydı biraz
Düzbir yol ile gittik karşımızda hazindak
Yayladan ayrıysan anlamsızdır yaşamak
Yol boyu düşünürken gezdiğimiz yerleri
Okudum ağaçlara kazınmış isimleri
Gürgenin ortasında bir kalp iki harf vardı
Öyle baka kalmışım beni bir hüzün sardı
Bu yollardan kaç yiğit geçmiş sevdalısıyla
Kaç ana yaya gitmiş sırtında yavrusuyla
İşte o yavru bizler toprakta izlerimiz
Gurbette olsak bile dağlarda gözlerimiz

Bir mavzerin ucundan çıkan sesle irkildim
Gelmişiz amlakit'e dostlardan selam aldım
Yine dere düzünde tulum sesini duydum
Amlakit oynanıyor bende onlara uydum
Yol boyu türkü dedim baktım Palovit'teyim
Yayla vadi içinde bense bir ovitteyim
Şimdi yaylada olsa keşke veysel atacan
Yöreye hizmet verir kurban olsun ona can
Buğulandı gözlerim başlayacak sağanak
Sesizce beni bekler ileride apivanak
Yüreğime hazzını doldurdum Kaçkar'ların
Eskiyi anlatırdı dili olsa dağların
Şimdi kendi yaylamda Kavrun'a bakıyorum
Eriyen karlar ile sanki ben akıyorum
Bir kuşun kanadında dağı dolaştın Yaşar
Belki hasret giderir okurda arkadaşlar

YERİN DİBİ
Öyle bakma gözüme takıldım ayrılamam
Nasıl heyecanlandım nefes alamam
Gözlerin gözlerinde aşınalık mı arar
Yoksa eski bır ahpap eski bir dost mu sorar
O ben değilim artık sende o değilsinki
Daha düşmem ahına bunu çok iyi bilki
Maziyi çok geride bıraktık dursun öyle
Sevenler örnek alsın hatalarını söyle
İndir kipriklerini gözüm kapansın yine
Senı allaha saldım koysun yerın dıbıne...
       
BOŞ
Nesine sevineyim dünya öyle fani ki
Acep kaç kişi kalmış dönüp gerı bir bak ki
Çözümü bulamayan dertler o kadar çok ki
Azrail baş ucumda ölume çare yok ki

Senın ölümün acı mühim değil benımki
Senı herkes anacak benide dostlar belki
Senın mezarın mermer diken sarmış benimki
Sana gül getirirler banada rahmet belki...

ÖLÜMSÜZLÜK İLACI
Doğru diyorsun kardeş
Sen de haklisın baci
Her kim olursa olsun
Ölum gerçekten aci
İşte bu ayrılıklar
İnsana verır sancı
Henüz bulunamadı
Ölumsuzluk ilaci...

YOLCU
Ecel gelir can pazarı dostları kazar mezarı
Para etmez ah vahları yolcu yolunda gerekir
Ana baba çoluk çocuk bütün hayat tek bir soluk
İşte budur son yolculuk yolcu yolunda gerekır
Camıde selam erılır üstüne kefen sarılır
Sanma gıdınce gelenır yolcu yolunda gerekır,
Kötü haber tez duyular elbıselerın soyulur
Beden toprağa koyulur yolcu yolunda gerekır
Kımler gıttı bır gelen yok ister aç olıstersen tok
Zengın fakır orda fark uok yolcu yolunda gerekır
Bugun sana yarın bana ne baba var ned ana
Düşünce başın bır yana yolcu yolunda gerekır
Mendıl ıslanır yaş ile ayakta gıder bas ıle
Unutulur telaş ile yolcu yolunda gerekır

          
TULUMCU
Doldur nefesinle şişir tulumu
Nav üstünde parmakların titresin
İster gelin çıkar ister çal destan
Karadeniz dursun seni dinlesin

Sarp yamaç dağların eteklerinde
Sıryılıpta gitsin gurbete sesin
Orada dinlesin karadenizli
Vatanından biraz hasret gidersin
    
YAZ GELİNCE
Gözüm yok para pulda aç kalsamda aramam
Özlemişim yaylayı yaz gelince duramam
Şimdi bayırlarında çiçek açar ren ga renk
Kızlar delıkanlılar tulumla başlar ahenk

Beni bekler yaylada boyun bükmüş kardelen
Arkadaş ariyorum yok mudur ben le gelen
Sisler nakış örerken yayla bayırlarıne
Türkü der yaylacıler çekilip evlerıne

O türkülerde sevda özlemlere eklenir
Vefasız sevgililer gelir diye beklenir
Fakat gelmez fefasız bilmez beklen dığını
Resimlerden oğrensın dağa kar yağdığını...

 

 

O ağlar ken sen gülme hem silme yureğınden
Git bir demet çiçek der kaçkarın eteğınden
Kardaş kimler geçmedı feleğın çenberınden
Sabret allah korusun beterın beterın den..

HAYAT
Hayat...Bir
ömür boyu koşulacak yarıştır
Bazen binlerce mildir bazen de bir kariştır
Hayat...Ezelden gelip sonsuzluğa variştır
Kimine göre savaş kimisine barıştır
Hayat...Ölume değil yaşamaya çağrıştır
Bazen mutlu bir gülüş bazen bir yalvariştır
Hayat...Pembe düşlere dokunulmaz sanıştır
Mazıdekı günlerı hayal kurup anıştır
Hayat...Zakkumdan zehir çiçekten bal aliştır
cennet umut ederken cehennem de yanıştır
Hayat...Bazen gül çiçek yemyeşil dallanıştır
Bazen bir sarhoş gibi anlamsiz sallanıştır
Hayat...İnsan için de nadıde bir nakiştır
Geçmişten geleceğe zorlu bir uzanıştır
Hayat...Hazın macera bir sevdali bakiştır
Vefasiz sev gilere yalanlara kanıştır
Hayat...Zorlu bir yokuş zorlu bir tırmanıştır
Kimine göre bahar kimine kara kıştır
Hayat...Neyzen tevfikte de şiir dir ney çalıştır
Bazen derın bir uyku bazen bir uyanıştır
Hayat...Ölmemek için boşuna davraniştır

SİTEM
Sitem etme siteminden kim anlar
Bardağa dönüştü evvelki çanlar
Şimdi çıkarcıdır bütün insanlar
Karken testini doldur diyorlar 
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Sanma ki düzelir bu düzen böyle
Kıyaslayanlar var şehiri köyle
Öküzü eş ettik tarlada beyle
Bu saban tarlayı sürmez diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Nadasa bıraktık her şeyimizi
El alem yönetir gelirde bizi
Birbirine girmiş erkeği kızı
Bu gidişle nüfus artar diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Hazıra konmaya hazırız toptan
Kimisi ekmeği çıkarır çöpten
İstersen hak ara korkmazsan coptan
Gerçeği söylesem alınıyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Doğuda doğanlarbatıya kaçar
Kurumuş ağaçlar çiçekmi açar
Zengin düğününde dolaelar saçar
Bu gelinden çocuk doğmaz diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Fakirlik dededen miras değildi
İnekler süt değil zehir sağıldı
Dik başlar ne oldu niçin eğildi
Eğriler doğruyu yedi diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Emeklisi dulu işçi memuru
Yollar aşınırmı yürü ha yürü
Boşa tüketmişiz bütün ömürü 
Ölü mezarından çıkmaz diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

Gerçekler ortada görmüyor gözler
Vatandaş huzuru refahı özler
Yaşar,anlamaza yetmez bu sözler
Kulaklar sağırdır duymaz diyorlar
Kalemi kağıttan kaldır diyorlar

BİR AN GELİR
En sevdiğin varlık bacı kardeşten
Sitem gelir kol kanadın kırılır
Sevgi kalkar geçer gider aradan
Bir an gelir et kemikten ayrılır

Dil bir yara açar olmaz devası 
Ne hekimde na hakimde davası
Kör kuşların yerde olur yuvası
Bir an gelir bülbül gülden ayrılır

Sahte gülücükler herşey boyama
Sevgi gelir bazen girer rüyama
Kırık kalbe tutarmı eski yama
Bir an gelir iğne telden ayrılır

Kaybolup gitsede kardeşler bacılar
Etrafını sarsa hep yabancılar
Yüreğinde başlar sonsuz acılar
Bir an gelir can canandan ayrılır

Dostluk biter kin nefret kalır geri
O an gider sevgi kalmaz eseri
Kendi çukurunu doldur serseri 
Bir an gelir can bedenden ayrılır

SOR BANA
Akıl katık fikir bir dilim ekmek
Doyurdum karnımı ben bana bana
Yaş ilerledikçe ben geriledim
Geçirdim ömrümü ben yana yana

Sitem nedir bilmem kötülük etmem
Sende geç karşıma gül bana bana
Bir kulağım sağı hem körüm görmem 
Al eline sopa vur bana bana

Kaybettim ovada bildiğim yolu
Bir arada gördüm dikenle gülü
Ak saçlı başımda tecrübe dolu
Çekilen çileyi sor bana bana

Gün oldu sevdadan eriyip bittim
Gün oldu sürüyü kervanla güttüm
Gün oldu yılanı dost diye tutum
Bütün dostları sor bana bana

Kaybolursa dosluk sararsa çile 
Dertler isyan edip gelince dile
Çekilen çileler hep bile bile
Sende geç karşıma gül bana bana

BAZISI SOBALIK ODUN
Kimisi zengındır ensesi kalın
kimisi fukara ayaği yalin
Faydasi yokmudur ağaca dalın
İşte bu duşunce kahreder beni...
Kimimiz meyveyiz kimimiz yaprak
kimimiz çiçeğiz kimimiz odun

 

 


POKUT
Burasi ne güzel yer çiçek buluta karşi
Bulutlar kafa tutmuş takmiyorlar güneşi
Birazda suyu olsa olmaz buranun eşi
ŞEYTAN DER KALK SENDA GİT DUŞUNMA UÇİ BEŞİ

 

 

İyiki bizum değil çamlerda olsun sizun
Niçun boburlanursen bizun yaylada kavrun
Burada su bulamazken bizde dereler coşkun
Eski arkadaşlardan eser kalmamiş bu gün..

 


KIVIRCIK ALİ
Nesine sevinesin can bedenden gidıyor
Saz duvarda asılır mizraplar titremıyor
Şeref ekmek bulamaz şerefsizler buluyor
Rahat uyu kivircik şimdi rahmet geliyor

SEVMELİ SEVİLMELİ
Aşik değilim güle bülbül bizi zor anlar
Kovulur dokuz köyden kardaş doğru insanlar
Bal da çiçekten olur çalişirsa arilar
Sevmeli sevilmeli çabuk geçiyor yilar.

SEVGİ OLSUN YETER
Derlerki uç ses vardır para kari su sesi
İkisinden eser yok sade gelır su sesi
Dosttan gelen üvguye hoş tur cevap vermesi
Sevdi olsun yeterki zaten boştur otesi
.



DAHA VAKİT ÇOK ERKEN
Musa Devrim
NİÇİN BU VEDA EDİŞ,DAHA VAKİT ÇOK ERKEN,
HAYATI DOLU DOLU,TAM YAŞAYALIM DERKEN,
DERİM KENDİNE GELİP,SON VER DUYGU SELİNE,
DOKUNDUN YÜREĞİMİN ,GENE HÜZÜN TELİNE.

 

HER PINARIN BAŞINDAN,AYRILMA VEDA İLE,
DOSTLARI DERDE KOYMA,HÜZÜNLÜ EDA İLE,
YILLAR GEÇMİŞ USLANMAZ,YORGUN GÖNLÜNÜ YAKAR,
PINARLAR AKAR DURUR,VEDA ETSEN NE ÇIKAR.

 

 

Yaşar Çelik

AKIŞINA HASTAYİM OLSA DA DAMLA DAM LA
AH GİDİ MUSA KARDAŞ YILLAR GEÇTI Bİ HAMLA
VEDAM DOSTLARA DEĞİL NE OLUR BENİ ANLA
HERGÜN VEDALAŞMAZMİ UYUYAN UYANANLA

HER PINARIN ANİSİ TAZE DURUR İÇİMDE
TAŞ PUĞARLAR AYRI DIR ORTAN BAŞKA BİÇİMDE
YA ECGOĞ KALER TUKUT AVELOR İLK SEÇİMDE
KİM SİLE BİLİR KARDAŞ GELGELAN HEP AKLIMDE

PINARLAR GÖZ YAŞİNİ ANDIRIR BİR BEDENİN
ARKASINDAN AKIYOR İÇİPTE TERK EDENİN
HER AKIŞI SİTEMLİ ŞARKİSİ HİSSEDENİN
ARKASINDAN BİR TAS SU ATARLAR TERK EDENİN...

KASIMIN 24 Ü

24 Kasım denince baş öğretmenim anılır
Kara tahta tebeşirle resimleri hatırlanır
Bilgisiz kalırsa insan kör beyinler tez yanılır
Gün öğretmenler günü işte o yüzden kutlanır

Her meslek güzeldir ama öğretmen çağla yarılır
Sen uğraşmazsın yavrun la öğretmen onla uğraşır
Bilgi verir yetiştirir yüreğinde sevgi taşır
Cumhuriyet öğretmeni sana çağdaşlık yakışır

Bu gün senin dertlerinin son bulduğu nokta olsun
Derdin tasan rafa kalksın mutluluk hedefin olsun
Öyle filizler yetiştir etrafın çiçekler dolsun
Yorgun gününüzü kutlar yolunuz ışıklı olsun


---------------VEDA PINARI---------------
O veda pınar in dan içerken yudum yudum
Öyle derine dalıp yine seni duşundum
Gitmek mi zor kalmak mi nedir bu işte çözüm
Bize veda yakışmaz sarıl be iki gözüm

Eyy benim yüreğimin koca dallı çınarı
Ey benim yangını mi sondu ren dağın kari
Sen indirme ne olur çatma hilal kaşları
Gözlerimden yaş aktı sanki veda pınarı

Daralan bir yol dayız sonumuz çıkmaz sokak
Son baharda düşerken dala el sallar yaprak
Vedalar çok açı dır hele son kez sarılmak
Giderken arkasından yaşlı gözlerle bakmak

Ayrılıklar olmasa solmasa açan güller
Sevda türkülerini şakısa hep bülbüller
Kopmasa bir birin den kenetlenen o eller
Gidenin arkasından sallanmasa mendiller

Yorgun bu gün dostlar la ortan puğar in dasın
60 yılı devirdin topla tarağın tasın
Yolcu yolunda gerek sevenler hatırlasın
Veda pınarlarını bırakın özgür aksın…

-----------DER BE DER---------
Doğru dersin elbet bir bildiğin var
Son zamanda işlerimiz ters gider
Ben sana kul kurban oldum ,sevdim de
Aşkın ile masalar da der be der

Şu yürektir senin için ağlayan
Gözler olmuş sanki birer çağlayan
Diyorsun ki sabret sevgilim dayan
Dayanamaz bu mecnun bu der be der

Nerde bir çift görsem gözüm kalıyor
Bizim bağda güller erken soluyor
Yaş geçti sevgilim ömür bitiyor
Kavuşalım diyor ha bu der be der

Neden biz den uzak durur mutluluk
Gözümüze bakar duymaz suçluluk
Yuvamıza dolsa bereket bolluk
Mutlu olsa biraz ah bu der be der

Yorgun menziline varmadan dur dun
Tutmadı hedefin boş hayal kurdun
Ne çileler çektin ne dertler gördün
Boşa mi diyorlar sana der be der


ÖĞRETMENLERİME
BU GECE KIYAMET İN ORTASINDA YAŞASAM*
ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ BİR GÜN ÖNCE KUTLASAM *
YADA ŞÖYLE DİYEYİM MÜFREDATI KINA SAM *
YETİŞEN ÇOCUKLAR İ BENDEN DE AYDIN GÖRSEM*
 BÜTÜN ÖĞRETMENLERİN ELİNDEN BİN KEZ ÖPSEM *
GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN SİZE AZDIR NE DESEM


GENÇ KUŞAĞA ANLATMAK
Musa Devrim
SAKIN ALDIRMAYASIN,HINZIR SATAŞMALARA,
BELLİKİ ÇOK DERİNDEN GELİR AKİF İN SESİ,
BİRAZ FRANSIZ KALMIŞ BİZİM ATIŞMALARA,
YÜZÜNDEKİ SAKALIN,BİLGELİK İFADESİ.

ŞAKİR GELENEKLERİN HAYALLERİNE DALMIŞ,
NE KÖÇİ VARTEVORİ NEDE MECİLİK KALMIŞ,
MECİLİĞİN YERİNİ ALMIŞ PARALI GÜRCİ,
NE KÖÇ NEDE VARTEVOR,HERKES TOPLAMIŞ HURCİ.
Yaşar Çelik
AH MUSA M DOĞRU DERSİN AKİF UN DERDİ DERIN
AYDER DE KAZIK YEMİŞ ACİSİ VAR YILLARIN
ŞAKİR PEŞINE DUŞMUŞ ORF VE ANANELERIN
ÖZLEMİNİ ÇAKİYOR BİZDEKİ LEHÇELERIN

BU DOSTLUK ATIŞMASI BURDA OLMAZ KALP KIRMAK
İRONİ VE HİCİV İ LAZİM GELIR ANLAMAK
BİZ GİDERİZ SÖZ KALIR ANANEYİ YAŞATMAK
BİRAZDA GÖREVİMİZ GENÇ KUŞAĞA ANLATMAK


----------------MECİLUK-----------
Yar beni meci etti terpanci bulemamiş
Dedumki geleceğim bir günlük işum kalmiş
Bir sareldi boynuma dediki içum yanmiş
Ertesi gün baktum ki balile azuk almiş

Terpani koydum orsa her çekuçte çınladı
Hangi melodi verur bana orde ki tadı
Baktum karşi obaden bir güzel hakürladı
Endurdi kaşlerini aha yarum kıskandı

İki bilevi çektum kerendi omuzum de
Ben yağmiyi indurdum yar da benum hizumde
Dedumki gel da otur biraz dınlen dizumde
Dedi sana guvenmem şeytanlukvar gözunde

Bir ara kaybolmuştu toplamiş odunleri
Benden kibrit isteyip tutuşturdi dalleri
Duman güzele gider onun tatli halleri
Hem gözinden yaş akar hem durter enksileri

Çayır puri n den koltuk sofrayi kurdı duza
İki kelle da lazut yanden uzatti köza
Allahum ne güzelluk güneşte vurmiş yüza
Bu kezi alemezsem çıkmem gelecek yaza

Akşama terpen vurdum koştı peşumden serdı
Ben iğina başladum yar da bana el verdı
Ben ona canum derdum o dudağini yerdı
Biraz usteleyınce canuma geçma derdı

Yarun senda anama gel çayir taşimağa
Biraz gözına gir ki gelinum desun sağa
Ne olur yarum aliş bu evde yaşamağa
Alipta kaçurecek bu yorgun kesuk sağa

-----YAR YAYLACİ BEN ÇOBAN------
Heyladun keçileri daldiler moşiluğa
İçerken hatırlarsın suyi ver dum oluğa
Ruyalerum çok bozuk can dayanmez puştluğa
Ölürsem adumi ver doğurduğun uşağa

Bu sene tekeler un bod boduşi acayip
İki kaşkar bir manos malden ayrilmiş kayip
Sözde yabani kover kara başta havlayip
Sen kuzi ol ben ayu yeyim kahvaltı sayip:))

Kermezi yanaklerun yeyle bayiri gibi
Gözlerun a bakelmez sanki denizun dibi
Saçlarun terpan ister isir sayırı gibi
Nellet yüzünga olsun yanaş durma el gibi

Bu sene yeylelerde dolaştum kaya kaban
Zefkten dört köşe olduk yer yeyleci ben çoban
Mal yatardi kuşluğa güneş vurduği zanan
Ben sasanuş olurdum uylum gelduği zaman:))

Yorgun tangal un sesi şimdi gelur uzakten
Akluni başa devşir sut sağilmez buzakten
Ahh bizde keşku derler duman çiker tezekten
Külla ateşi artuk tutçi geldi hevekten


KURBANIM
Meryem Çolak
GENE DALMIŞ BAKARSEN HAYATUN BOŞLUĞİNA,
DÜZEN ADALET BOZUK KARDAŞ VAR GİT YOLUNA,
KURT ÇAKAL DOLU ARTUK BAKMA SAĞUN SOLUNA
KURBANDUR MERYEM ÇOLAK SENUN ASALETUNAAAAAAA

Yaşar Çelik
BACI BİZ GÜN GÖRMEDUK UMUDUM VAR YARUNA
ZAMAN ÇABUK DEĞİŞTİ HİÇ GİTMESUN ZORUNA
OYLE UZAKTAN BAKMA SENDA KATIL HORONA
SESUNLE SÖZUN GÜZEL BENDA KURBANİM SANAA.

BİR ROMAN YAZAYIM

Yaşar Çelik
Korkmayın azarımdan sevdiğimi kınarım
Gördüğüm her yanlışa ben yürekten yanarım
Müfettişim sen iste bir de roman yazarım
Bora yetişemedik dimyattadır pazarım)))
Şimdi atma akluma vartevori hodoçı
Ahh gidi şakir kardaş bile ederdul göçi
İslanurdi çize den yolde yarun koknoçi
Daha çeft koşemezuk geçemeduk hagoçi:))
Fazla da irdeleme bilen var bilmeyen var
Ne benum gucum yeter ne tukenur sarırlar
Ahh bir geriye donsem canlansa hatıralar
Şakirum konuşmazda sade ağlardi yaşar…


BEN DERİM BEN DİNLERİM
Musa Devrim

TEŞRİFİ KABULÜNÜZ BENİ ŞEREFLENDİRİR,
SİZLERLE BİRLİKTELİK,ACILARI DİNDİRİR,
MISRALARINDA GÖRDÜM,TÜRLÜ TÜRLÜ RENKLERİ,
GÖNÜLLERE TERCÜMAN,İÇTEN GÜZELLİKLERİ.

BAZEN ÇOK ACIMASIZ,KALEMİN İSYANKARDIR,
BAZEN UÇAR DUYGULAR,SEBEBİ DE HEP YARDIR,
HAYATIN HER OLAYI,İLHAM VERİYOR SANA,
ÖYLE DOLU YÜREĞİN,KUTLAMAK DÜŞER BANA.

Yaşar Çelik

 MİSAFİR BAŞ TACİMİZ HANENİZDIR HANEMİZ
GÖNÜLDEN AĞIRLARIZ BUDUR ÖRF ANANEMİZ
BİA BİRKERE SEVDIKMİ MUMKUNMU UNUTMAMİZ
SEVMEYENİ YERERİZ SEVELNER BAŞ TACİMİZ

DOĞRU DİYORSUN DOSTUM BAZEN ESER GURLERİM
SADECE HAKKEDENE BENİM ACİ SÖZLERİM
OYSA YÜREĞİM YUFKA HEMEN DOLAR GÖZLERİM
SANKİ KİM DERS ALDI KI BENDERIM BEN DİNLERİM..

HÜZÜN GELDİ DERİNDEN

Musa Devrim
ŞİİRİNİ OKUDUM,İNANKİ KALBİM TAK TAK,
BUKADARMI BENZEŞİR,SANKİ DUYGULAR ORTAK,
DEMEKKİ BÖYLE OLUR,YÜREK CANDAN SEVİNCE,
HÜZÜN GELDİ DERİNDEN,SIZIYOR İNCE İNCE.

MASADA ASALET VAR,SANIRIM DERİN SOHBET,
LEVENT DOST DA OLUNCA,GÜZEL OLUR MUHABBET,
ŞEREFİNİZE BURDAN,KALDIRDIM KADEHİMİ,
GELİNCE OTURURUZ,BOŞ BIRAKIN YERİMİ.

Yaşar Çelik

ŞAİRE YAKIŞIRMİ DERTLERDEN AYRİ DURMAK
MUSA M YANAŞ MASAYA DERT ORTAK RAKI ORTAK
SENDE ANLAT DERDUNİ AYİP DEĞİL AĞLAMAK
KİMİN HADDINE DÜŞER SEVENLERI KINAMAK

YETERKİ SEN TEŞRİF ET BAŞ KÖŞEDE YERİNİZ
MASAYA NEŞE KATAR TATLİ MUHABBETİNİZ
ZATEN BURADA BELLİ IŞIK TIR GELİŞİNİZ
SAYFAMA RENK KATIYOR GÜZEL ŞİİR LERİNİZ…

------YERLE BİR TACİM TAHTİM-------
İlgi ne ıhtı ya cim Şefkatine muhtacım
Beni sen yaşatırsın sen sin benim ilacım
Uğruna feda olsun gitse de tahtım tacım
Ben aşka gönül verdim ben sevilmeye acım

Bazen kelebek gibi ateşe koşuyorum
Bazen de kerem gibi yanıp tutuşuyorum
Bazen yazım kış olur titreyip üşü yorum
Tut ellerimden sarıl yoksa ben düşüyorum

Ey gönül bilir misin yaşamak hak ölüm hak
Tam güleceğim derken çıkar gelir ağlamak
Ne verirsen yok demez sarıp sarmalar toprak
Ölü kefeni ister bende sana sarılmak

Senin için bu yürek bu kadar hızlı çarpar
Sen bir aşk romanı sin ben için de sayfalar
Özlemin dır bitmeyen geçse de aylar yıllar
Baktığım her nokta da canlanıyor anılar

Hatıralar yorgunun en kutsal emaneti
Hiç bitmedi içimden sana gelme gayreti
Sen varsan artar bence cehennemin kıymeti
Sen yoksan reddederim verseler de cenneti

DERT ÇEKMEYE GÜCÜM YETMİYOR

Musa Devrim

HASRET DAĞLARINA ÇEKİLMİŞ SETLER
BAZEN YÜREKLERİ COŞTURUR DERTLER
DOST DOSTUN HER ZAMAN YOLUNU BEKLER
GELİRİM DEMEYE GÜCÜM YETMİYOR.

SENİNDE BEN GİBİ RUHUN YARALI
FELEK BİLE ÇEKER UZATMAZ ELİ
MUTLULUĞA GELSİN BÜLBÜLÜN DİLİ
ŞAKISIN DEMEYE GÜCÜM YETMİYOR.


Yaşar Çelik

 BELLİ DOSTUM SEN DE YÜKÜ YÜKLENDIN
NE OLDU DA BU DERECE DERTLENDIN
GALİBA YANLİZSİN İYİ DEMLENDIN
NE İÇTİN DEMEYE GÜCÜM YETMİYOR

ZATEN BİZİ BULUR DERT İLE KEDER
SANMA Kİ KOVSAKTA BİR YERE GİDER
VALİDE TOPRAKTA HASTADIR PEDER
ARTIK DERT ÇEKMEYE GÜCÜM YETMİYOR…

Necdet Yoldaş
Necdet bir kişiye eziyet haram
Yoldaş olayım da yaranı saram
Yaşar Ustam bir gün yanına varam
Şakiler yol kesmiş gücüm yetmiyor!


Yaşar Çelik

Yoldaşımsın ışık saçan yollara
Bilgi merhem olur tüm yaralara
Alsam başı mi da çıksam dağlara
Tutmuyor dizlerim gücüm yetmiyor…

Necdet Yoldaş
YAŞAR USTAM HER DERT SENİ Mİ BULDU
BAHÇENDE NERGİZLE ÇİĞDEM Mİ SOLDU
YOLDAŞ'IM UZAKTAN GÖZLERİM DOLDU
AĞLAMAK DA YASAK GÜCÜM YETMİYOR

Yaşar Çelik

 NE ÇİĞDEMİ GÖRDÜM NEDE NERGİZİ
GÖZLERİM HEP YAŞLİ İÇİM DE SİZİ
DERTLERİN EN PİSİ BULUR DA BİZİ
ÇEKİL GİT DEMEYE GÜCÜM YETMİYOR…


GÜCÜM TÜKENDİ

Adem Karagöz

İsyan etme yorgun diren ha diren
Bütün dertler biter çalınca siren
Her gelen gidici tutmuyor firen
Ben gitmem demeye gücüm yetmiyor


Yaşar Çelik

Gel derse giderim can karagözüm
Yalanım olmadı doğrudur özüm
Geçmiyor be kardeş feleğe sözüm
Tek tek anlatmaya gücüm yetmiyor

KAHRAMANINIZ ÖLDÜ
Siyah ti mavi oldu yazık çok erken soldu
Üzülmeyin çocuklar kahramanınız öldü
Şimdi den öğren yavrum sen ağlarken el güldü
Yarın den de sorarsın bu ülkeyi kim böldü

Hazır ol bundan sonra alay edileceksin
Oyundan kovulacak itip kakılacaksın
Sana yer kalmayacak oyundan çıkacaksın
Ağzınla kuş kapsan da sanma sevilecek sın

-----GÜCÜM YETMİYOR-----
Yine geldi dertler çöktü sineme
Ağlamak sızlamak para etmiyor
Dövündüm yırtındım kendi kendime
Kovmaya dövmeye gücüm yetmiyor

Sev da bile ben de çileye döner
Ölmeden sevenler toprağa gömer
Gece yola çıksam ışıklar söner
Karanlık günlere gücüm yetmiyor

Her acı benimle bulur kafayı
Koyduk bir kenara Zefku safayı
Bozdurmuşuz meğer biz fiyakayı
Yeni den gülmeye gücüm yetmiyor

Çare sizlik değil aslında hayat
Kimi suçlayım ki bende kabahat
Görkemli dağları delmiş ta Ferhat
Benim bir yüreğe gücüm yetmiyor
İnat eder şansım talihim gülmez
Menzil mi çok uzak gidenler gelmez
Bu aşkın derdini çekmeyen bilmez
Benim bir çiçeğe gücüm yetmiyor

Gün gelir aranır elbet bu yorgun
Kaç yürek ten bilmem edildik sürgün
Son darbeyi kalpten yedikte vurgun
Can vermem demeye gücüm yetmiyor…

CAN BABA GİBİ SÖVMEK

Bir devir kapanır da puştlar geçer on safa
İşte o an yayılır pis kokular etrafa
Bir sure sonra kalmaz beden üstünde kafa
Tarih bunu hep yazdı şöyle bakın etrafa

Kimisi der külliyen haram dır içki içmek
Kimisi der MUTA y la helal kari becermek
Tulum türkü günahmış sevap imiş hu çekmek
Eh bana da düşü yor can baba gibi sövmek

Ulan bir gün bunları beyler beyine çekmek
Teslim edip tellak a bir güzel keseletmek
Göstermeli ne imiş yetim hakkini yemek
Oofff be her şey ortada aptallıktır görmemek…

KALK ARTUK MEHMEDUM

Ahhh memedum uyan, kalk ta gel artık
Durma soğuk yerde yeter özledık
Aydere kar yağdı dağ beyazladı
Bin umut le yollarını gözledik

Herkeste bir merak herkes telaşlı
Herkes dua eder sende dır akli
Uyan be mehmedım çıkalım haklı
Bin umut le yollarını gözledik

Yakışmıyor Mehmet toparlan gayri
Dostlardan dağlardan durulmaz ayrı
Kimsenin kimseye yoksa da Hayri
Bin umutla yollarını gözledik

Haydi Mehmet sırt çantanı al yürü
Sen dağların sen kaçkarın gururu
Dağcılar cesurdur başarır zoru
Bin umut le yollarını gözledik

Gücüm yok babanla görüşemedim
Gereken ne varsa amcana dedim
Gizli gizli Mehmedumi bekledim
Haydi Mehmet kalk yeğenim özledil…

----------ESKİ ZAMAN KEZLERİ--------
Gene akluma geldi* Eski zaman kezleri
Hepsi neya kayboldi* E körolsun gözleri
Saçlar uzun taran miş* Elma gibi yüzleri
Bir göz eder kaçardi* Tatli idi nazleri

Eski den hayat zordu* Çile idi yaşamak
Kez erkek le beraber* Yasak horon oynamak
Sade uzaktan bakar* Gözler hep çakmak çakmak
Haberleşme yoğidi* Serbest ti Türki atmak

Ahh o eski horonler* Vartevorle göç ile
Duğunlere giderdık* Tulumile koç ile
Yar odaden parlardi* Lüküs işiği ile
Alurdi bir başkasi* Gelurdi beşiğile

Hele o giyim kuşam* Başta şay belde kuşak
Şifoni titribali* Hem kokneç var hem dizbak
Caligli çoraplarun* Ustina foga geymak
Laf atsan giyimina* Derki afkurma uşak

Kaş almaz ruj kullanmaz* Yanağında yok alluk
Oje yok fondaten yok*Ne güzel di sadeluk
Dövme yoktu beden de* Sade kulaklar deluk
Böyle güzel kezlerle * Ne hoş idi sevdaluk

Eller kınalı idi* Boyun de beşi birli
Dil konuşmazdı fazla* Bakışları sihirli
Doğruluk abide si* İşi olmazdı kirli
Kızarsa kaç yanından* Kobra dan da zehirli

Ya şimdikiler nasıl* Saç boya kaş alınmış
Göbeğine diline* Demir takmış delinmiş
Elden düşmez telefon* Nam dünyaya salınmış
Moda deyip geçeriz* Haya edep çalınmış

Yorgun sana ne bundan* Çok geri kafalısın
Çağa ayak uydurup* Sen de yaşamalısın
Ogünlerde kira l din * Şimdi de soytarısın
Bırak ne olur olsun* Boşa yaşın akmasın

BİR MASA KUR ACİLEN

 

 

Musa Devrim
BİTİRDİM BİR BÜYÜĞÜ,BU AKŞAM TEK BAŞIMA,
CANLANDI HATIRALAR KARIŞTI GÖZ YAŞIMA,
İNCE BİR AYRINTIDIR DOSTUNUN SENDEN FARKI,
HER ZAMAN TEK GEÇERİM FAVORİM YENİ RAKI.

 

Yaşar Çelik
 NE OLURSUN CAN DOSTUM BENİ YANLIŞ TANIMA
RAKI OLDUĞU ZAMAN VİSKİ KOYMAM AĞZIMA
BAZEN DALAR GİDERİM YAŞ AKAR YANAĞIMA
YILLARIN HATALARI YIĞIL MIŞ KUCAĞIMA

 

BEN DOLDURUP BEN İÇTİM YARAMAZ BİZİM SAKI
OYSA GÖNÜL İSTERDİ RAKI BALIK PİLAKİ
VAR MI BİZİM GİBİ DOST ŞÖYLE ETRAFA BAK Kİ
SİLİNSİN YÜREKTEN PAS KADEHİNİ ÇIN LAT Kİ..


Musa Devrim
ÇINLATTIM KADEHİMİ DOSTLUĞUN ŞEREFİNE,
SENİNLE BU DOSTLUĞUN RASTLAMADIM EŞİNE,
İKİ DÜBLEDEN SONRA YÜZLEŞTİM KADERİMLE,
DEDİM BU YENİ YILDA DÜŞME ARTIK PEŞİME.


Yaşar Çelik

 HİÇ GERİ ADİM ATMA YE İÇ EĞLEN NEŞELEN
DOSTUM ÇOK UMUTLANMA FARKLI DEĞİLDİR GELEN
NE YAPSAN BOŞ NAFİLE VARSA ÇEKECEK ÇİLEN
BENDE ÖZLEDİM SENİ BİR MASA KUR ACİLEN…

KEFENİN CEBİ
ÖĞLEDE YENİ RAKI ŞİMDİ VURURUM JB İ
ON İKİYE YETER Mİ GELİR ŞİŞENİN DİBİ
YE İÇ YAŞA DÜNYADA YOKTUR KEFENIN CEBİ
HAYAT ÇELİŞKI DOLU BUDUR İÇME SEBEBİ.
 

GENÇLİĞİMİ ALIP GİDEN YILLAR

Musa Devrim

GÜLDÜĞÜMDE OLDU AĞLADIĞIMDA,
KEDERDEN KARALAR BAĞLADIĞIMDA,
DERTTEN YÜREĞİMİ DAĞLADIĞIMDA,
GENÇLİĞİMİ ALIP GÖTÜREN YILLAR.

YAN GİTTİM HEP DOĞRULTMADIN BELİMİ,
DAR GÜNÜMDE HİÇ TUTMADIN ELİMİ,
ÇİLE DOLDURDUN HEP BİRÇOK YILIMI,
NEYİNİ KUTLAYIM OF YALAN YILLAR.

Yaşar Çelik
ASLINDA YILLARIN YOKTUR GÜNAHİ
SİLMEDİMİ TAHTTAN KIRALI ŞAHİ
KİMSE NİN KAL MİYOR KİMSEDE AHİ
GELİP GEÇİCİSİZ AHH YALAN YILLAR

DOSTUM DA BEN GİBİ YILLARA DARGIN
BİR YANİ GÜLERSE BİR YANI KIRGIN
BU GECE İÇELİM DESINLER ÇİLGİN
ŞEREFINE OLSUN AHH YALAN YILLAR..

NE ONUN LA NE ONSUZ
Yüzün güzelliği özden geliyor
Dilin güzelliği sözden geliyor
Bir bakışı var ki yürek deliyor
Ne onun la nede onsuz olmuyor

Göz çevirse dersin dünya yanacak
Bir laf etse bütün alem kanacak
Dokunsan teline tam ağlayacak
Basar kahkahayı göz inan mi yor

Kadife dır sanki seste ki ahenk
Dudaklar dünyanın güllerine denk
Ben ona arıyım o bana petek
Her yani bal oldu çiçek bitmiyor

Yokluğunda gönlüm onun esiri
Her yanım noksandır olamam diri
Bilinmez dillerin Türkçe tevsi ri
Sayfa say fa oku ömür yetmiyor

Korkusuzdur deli cesareti var
Esse kafasına dünyayı yıkar
Onu sevmek yetmez bu gönül tapar
Günahım mi çoktur çilem bitmiyor

Yorgunum başımı göğsüne daya
Okşa saçlarımı daldır rüyaya
Göz yıldız e benzer yanaklar aya
Güneş yüreğime doğmuş batmiyor

DERTLERE ÇARE YOK
Adem Karagöz

 

Viz gelir yorgune dert Olsa derya
Çile bülbülüdür derde müptela
Aşk kaynar yüreği bahane leyla
Olmazsa fark etmez olsa fark etmez

Yaşar Çelik

 Bakma görünüşe yürek yaralı
Nereden başlayım dertler sıralı
Bu derde çare yok gelse kıralı
Furtunaya döksem gitse fark etmez

ÇOK ÇİÇEK SOLDU
Musa Devrim

 

 

 

 

SİTEM ET İSYAN ET,DERDE NE FAYDA,
YAŞAR DOSTUN CANI YİNEMİ DARDA,
KABINA SIĞMIYOR GÖNÜL FİRARDA,
BAŞINI TAŞLARA VURSAN FARKETMEZ.

 

 

GÖNÜL YORGUN DERBEDER VE Bİ ÇARE
SİTEM ETSEN ULAŞIRMI O YARE,
UĞRUNA AĞLAYAN CAN PARE PARE
HÜKÜM İDAM OLSA,SUSAR ÇARKETMEZ.

 

Yaşar Çelik
ASLINDA SİTEMİM KAVGAM KENDIMLE
DİYORUM Kİ FELEK DUR DA BİR DİNLE
DERDIN ZOTUN NERIR SENIN BENIM LE
NE İSE CEZASİ SÖYLE FARKETMEZ

 

ŞUAN DEPREM OLDU HER YER SALLANDI
O BİLE GELDI DE BİZLERI BULDI
BU DÜNYA BİR TUHAF ÇOK ÇİÇEK SOLDI
DİKENLERİ İPEK OLSA FARK ETMEZ..


FARKETMEZ
Bundan sonra savunmadan çekildim
İstediğin suçu yükle fark etmez
Susma hakkım son çaremdi kullandım
Kır kalemi kes ceza mi fark etmez

Mademki gözünde tek suçlu benim
Kaç kere diz çöküp özür diledim
Senin derdin başka şimdi anladım
Muhabbet cezası versen fark etmez

Sensiz özgürlüğün yok ki hiç tadı
Bırak şu kaprisi bırak inadı
Şu gözler uğruna kaç kez ağladı
Karanlık zindana atsan fark etmez

Avukat istemem şahit istemem
Senin gönlün olsun suçsuzum demem
Bana yol gösterme çekip gidemem
Sana kanım helal, öldür fark etmez

Yorgunum dengeler eşit değil ki
Bekliyorum bir gün af çıkar bel ki
Ben senin uğruna delinin teki
Beraat karar versen fark etmez.

GÜZEL İNSAN MUSTAFA SIRTLI NURLAR İÇİNDE UYU
Niçun bıraktun gittun
Senda sevenlarunı
Şimdi kimden dınlaruz
O güzel sözlerunı
Taksıratun affolsun
Mekanun olsun cennet
Üzdun sevenleruni
Ustune yağsun rahmet

Senun eserlerunı
Okumayan kaldı mi
Söyle Mustafa kardaş
Bu gidişin oldımı

Yıllarca emek verdun
Acıklı Türkilere
Kendun fazla gülmedun
Taht kurdun yüreklere

Şimdi susar türküler
Daha sazlar çalınmez
Zaten hep böyle olur
Sağken kiymet bilin mez

Yorgunum arkadaşum
Sanmam ki dayanurum
Yaşayip ne olacak
Yakınlerde gelurum

NAH DÜZELİR BU DÜNYA
Senin kafan basmazsa
Benim gücüm yetmezse
İşçi işe gitmezse
Nah düzelir bu dünya

Güneş batı dan doğmaz
Düğe den sut sağılmaz
Bağırsan avaz av az
Nah düzelir bu dünya

Peynir rakı ya gebe
Kavun hoş vur be dibe
Akrep girdiyse cebe
Nah düzelir bu dünya

Dostluktan eser yoksa
Kın nefret akıyorsa
Ortalık b.. kokarsa
Nah düzelir bu dünya

Söylenen gitmez hoşa
Gelenler ağa paşa
Yorgun konuşur boşa
Nah düzelir bu dünya…

üüüüüüüüüüüüüü
düzelir bu dünya

Adem Karagöz
Her taraf kan ve barut
Kimi tok kimi züğürt
Barış gelmezse unut
Nah düzelir bu dünya

Yaşar Çelik

Zaten umut kalmadı
Adam bir gemi aldı
Sol da sınıf de kaldı
Nah düzelir bu dünya..

Adem Karagöz
 Avundukça din ile
Bitmez entrika hile
Çile bülbülüm çile
Nah düzelır bu dünya

Yaşar Çelik
Et değil tu bile koktu
Millet huzuru unuttu
İmamlar her yanı tuttu
Nah düzelir bu dünya…


VULUR
Mevaşkva vidare güli parpali
Megoççeda ipşen ham curi toli
Eyvahe mu pare so dolovoli
Vibgay itturan çi ibgay komoli

Va memahondinen güri omapşu
So vidar va mişkun gza gomaşaşu
Domçhoni variyu derdi dipaşu
Vibgar do gövulur tolepe ipşu

Govulur vittur do vappa magzalen
Mevoççeda daği şuri emalen
Dolopkapar ruba himuti çalen
Var ınkay burguli soti va malen

Kelapher ohori va doviciner
Memattani mu pa okovişirer
Guri kogomındvi çona mot imter
Ham dünya mu peron ma govi şaşer

Çineri vor derdi yuki moberi
Ne duvari pçadum ne do ğoberi
Pontuli çirderi porça öberi
Vulur him dünyaşa töli odveri


DOSTSUZ İÇİLMEZ RAKI
Musa Devrim
BEN KAÇIP GİTTİM AMA,GÖNLÜM ORALARDADIR,
BENSİZ İÇİP RAKIYI,DOLDUR ŞEREFE KALDIR,
ETRAFIN DOSTLE DOLU,BAKARSIN RAKI YETMEZ,
BACANAĞIM GETİRİR,BİR BÜYÜK DAHA ALDIR.

Yaşar Çelik
İşte Çamlıhemşin bu gelen geri donuyor
Herkes gurbetçi olmuş ocaklar kapanıyor
Benim şu yüreğimde hasret hiç tükenmiyor
Arkadaş rakı bile dost olmazsa sarmıyor


GÜLÜM DESEM
Öyle bir sevda ki tarif edemem
Gördüğüm de can bedenden ayrılır
Bin bir türlü çiçek hiç tır yanında
Gülüm desem lale sümbül darılır

 Gözler ceylan güneş doğar ufuktan
Kaşlar kalem bal akıyor dudaktan
Elma onu örnek almış yanaktan
Gülüm desem çığ dem Nergis darılır

İşve onda inadı var nazı var
Dili bülbül her konuda sözü var
Volkan olur acımasız can yakar
Gülüm desem hencacalik darılır

Üzülürüm bazen güçsüzlüğüme
İnandıramam ki suç süz lüğüme
Dünya benim olur gülse yüzüme
Gülüm desem karanfiller darılır

Yorgun sen bulutsun rüzgar ekersin
Süzülüp göklerden hüzün saçarsın
İlk bahar yaz bitti kış sın nacarsın
Gülüm desen kıymet ini kim bilir

HAKKIN TERAZİSİ
Adem Karagöz
 Muhabbet ateşı içtikçe artar
Sade su içemez aşk ehli ise
Hakkın terazisi gönüldür tartar
Sofi bu kantara çıkabilirse.

Yaşar Çelik

Bozuldu kantarın dirhemi noksan
Birkaç cins var tek kefede tartılmaz
Aşk ehline aşık olan yaraşır
Başka turlu masalarda tat olmaz…


KADERİNİ KÖMÜRLEMİ YAZDILAR

Musa Devrim
ADALET ARAMAYIN GÜZEL DOSTLARIM,
O KANTARIN TOPUZUNU BOZDULAR,
HAK ONLARIN VİCDANLARI SIZLAMAZ,
BİLMEM NEDİR ÇARE FENA AZDILAR.

YORGUN GÖNLÜN,DERTLİ OLUR KELAMIN,
SANKİ HEP SENLEDİR ZORU ALEMİN,
ARTIK MUHABBETLE OLSUN SELAMIN,
KADERİNİ KÖMÜRLEMİ YAZDILAR.

Yaşar Çelik

 ESKİYİ ANARIM NEMLİ GÖZLERİM
SİTEM LE DOLUDUR HEP DİZELERİM
ORTAM BERBAT DOSTUM YALAN Mİ DERİM
TEPELER ALÇALMIŞ YIKILMIŞ DAĞLAR

NEDEN OLAYİM Kİ ZORU MİLLETİN
İÇİNDE YAŞARIM DERDIN İLLETİN
SONU GELDİ İSE SAMİMİYETİN
GÖZLERDEN YANAĞA SÜZÜLÜR YAŞLAR

YAPMACIK OLMADIM ÖZÜM ZÖZÜM BİR
NE MOLLA YİM DOSTUM NE DINSIZ KAFİR
İSTEDİM Kİ OLSUN HEP GÖNÜL HATİR
NEYLEYİM GARİBİ HİÇ ANLAMAZLAR…

GİDE BİLİR SİN
Şimdi sende herkes gibi özgürsün
Dilediğin yere gide bilirsin
Benle kalsan yapamaz üzülürdün
Dilediğin yere gide bilirsin

Bir bedende surat asıldı ise
Yüreklerde güven tükendi ise
Muhabbet kesilip dil sustu ise
Dilediğin yere gide bilirsin

Karıştıysa yalan laf arasına
Çare yoksa eğer kalp yarasına
Bakacaksa gözler bir başkasına
Dilediğin yere gide bilirsin

Ayrı kaldığında özle mi yor san
Alev al ev uğrunda yan mi yor san
Bizim ki de sevdamı dır diyor san
Dilediğin yere gide bilirsin

Tutsak değilsin ki özgürlük senin
Heyecanla titremezse bedenin
Ardından ağlanmaz çelip gidenin
Dilediğin yere gide bilir sin

Zor geldi bu sevda bunca iltifat
İtibari baştan sayıp hep inat
Batıyorsa bir yerlerine rahat
Dilediğin yere gide bilir sin

Giderken geriye donup ta bakma
Adresini gizle kart, mektup, atma
Sanma diyeceğim beni ağlatma
Dilediğin yere gide bilir sin

Ne bilesin yorgun nasıl çaresiz
Her yer kalabalık yüreğim issiz
Dayanırım gülüm yaparım sensiz
Dilediğin yere gide bilir sin


İKİ BAŞ TEK YASTIĞA
Yataklar değişti yorgan değişti
Bir yastığa iki baş i koyardık
Ulan medeniyet nerden çıktıysan
Yastıklar i ortasından ayırdık

Yekpareydi tüm yatağı kaplardı
Kenarlarda dantel işleme vardı
Yarden evvel yatsan sevda kokardı
Tek yastıklar küslükleri önlerdi

Yatak pamuktandı fitil kenarlar
Örtüsünde vardı çiçekli dallar
Karyola yaylanır ninni der sallar
Ne oldu da ayrıldı şu yastıklar

Çarşafın yerini nevresim aldı
Şilteler yok oldu tarihte kaldı
Aha gelip bela kapıyı çaldı
Olan yine bizim yastığa oldı

Yorgan kuş tüyün dan ipekti yüzü
Her olan biteni görürdü gözü
Şimdi medeniyet yaymış her sözü
Yastıkları gayrı gör mü yor gözü

İki baş yastıktan ayrıldı ise
Bir aşağı bir yukarı döndüyse
Eski sevda günden güne söndüyse
Yastıkları ayırmasın hiç kimse

İki başı tek yastığa koyalım
Gel yarım koynuma bir sarılalım
Ömür kısa boşa mi küs kalalım
N olursun yastık ayır mayalım

Dur be yorgun sana mi kaldı yastık
Sen mi vereceksin dünyaya taktık
Alem diyor bizler çoktan ayrıldık
Uğraşma boşuna çekil git artık

KARŞILIKLI OLMAZSA ZORLA KALBE GİRİLMEZ

Yeni bir bela için henüz erken be yürek
Mazi de kalanları önce defetmek gerek
Sanki Mevlana mi sin akıllan be mübarek
Sen kimsin mutluluk kim senin hakkın mi sevmek

Beklersin boş sevdanın kuytu derinliğinde
Ne anlamı var artık gülün de dikeninde
Sen den eser kalmamış yeller esmiş yerinde
Fark etmiyor nedense gelişin gidişinde

Aslında sevmek nedir bilen var mi aslını
Eşek hoşaf sevmezde neden sever samanı
Gül gerçekten sever mi bülbüllerin sesini
Sevda varsa kim ekti bu nefret i bu kını

Tarihte kimler sevdi var mi vuslata eren
Ceza idam değilse çıkar zindana giren
Öldü mü acısından sevgili değiştiren
Gül var yılda bir açar gül var ki yedi veren

Velhasıl bu sevdaya akil sır erdirilmez
Karşılıklı olmazsa zorla kalbe girilmez
Yorgun yeter akıllan ölü insan dirilmez
Kalp bir kere kırılır doksan kere Kirilmez


KAFADA ENGEL YOK

 

 

Adem Karagöz
Yalnız düşünceden ibaret insan
Geri kalan kısım etdır deridır
Eğer düşüncede yok ise engel
Ayak düşünceye engel değildır

 


Yaşar Çelik
Derler ya başında aklın yok ise
Ayağın çok çeker haberin olsun
Biliyorum tabular zor delinmez
Konuşurum işte ben de iş olsun

 

Evet özürlüyüm utanmıyorum
Budaktan gözümü sakınmıyorum
Dertler sürüsüyle üstüme gelsin
Göğsüm kalkan dilim silah diyorum…

MEYVE VEREN TAŞLANIR
Adem Karagöz
Aşk yolu dikenlidır yola çıkan haşlanır
Arifler degahında kusurlar bağışlanır
Sanmaki her güzellik herkesçe alkışlanır
Değmez yorma kendini meyve veren taşlanır
Yaşar Çelik
Tanırsın böbürlenmem iddiam da yok zaten
Fazla saygısız olan kovulurmuş meclisten
Eleştirilmek güzel korkarım insaf siz den
Meyveler taşlanır da kesmemeli kökünden


YAŞIYORUZ İŞTE YAŞAMAK BUYSA
Olmuyor demek ki olmuyor artık
Boşa zorlamanın ne faydası var
Yırtınıp dövünsen kendine yazık
Ağlayıp içmenin ne faydası var

Deva mi var sence çaresiz derde
Hak muhtaç etmişse külü namerde
Dünya da değil de belki mahşerde
Kavuşursan yare ne anlamı var

Huri mi deyip de sarılacak sın
Kavga mi edip de darılacak sın
Yoksa cennetten mi kovulacaksın
Cehennem de yansan ne önemi var

Çileli doğmuşsun zaten evvelden
Bülbülün çektiği değil mi dilden
Saraylar yaptırsan çiçek ten gülden
Zemheri ayında ne önemi var

Kuzey de kalmışım güneş ten yoksun
Canim çok yanıyor kalbim de ok sun
Beni sen değil de sarmışsa yosun
Yaşayım demenin ne anlamı var

Kim derdi ki yorgun böyle yanacak
Her yalan dolana yürek kanacak
Yaşıyoruz işte buysa yaşamak
Sensiz yaşamanın ne anlamı var


GENE AKLUMA GELDİ

BU GECE KALİFÇİYİM LAZUTLERA BEKÇİYİM*
EYVAR KARİNCA SARDİ BEN ŞİMDİ NE EDEYİM*
ATEŞTA EYİ YANMEZ EKSİLERİ DURTEYİM*
HAYDE YARUM SENDA GEL Bİ LAZUT PİŞUREYİM.


HAYKIRMAK İSTİYORUM
 BU GECE ERKEN YATIP SABAH KALKMAMAK LAZIM
BAĞIRMAK İSTİYORUM ÇIKTIĞINCA AVAZIM
DÜZEN TUTMUYOR DENGEM ADETA ÇATLAK SAZIM
YOĞURDU ÜFLÜYORUM SUT TEN YANDI DA AĞZIM


SEVİYORUM SENİ ÇAMLIHEMŞİN

Katmer katmer birikir yüreğimde
Hasretinle doldum Çamlıhemşin
Neyleyim şu gurbet bağladı beni
Geleceğim bir gün ey çamlihemşin

Okul bitti daha deniz görmeden
Topraklar az imiş buradaki neden
Sanat alışırmış gurbete giden
İlk ayrılış ondan ah Çamlıhemşin

Gidince gurbete yabancı el sın
Anan mi var orda yaşını silsin
Derler işe başla çocuk değilsin
Erken büyüttüler ah Çamlıhemşin

Çıraklık kalfalık ustalık derken
Askerlik evlilik derdi çekerken
Ömre bir bakmışsın tükenmiş erken
Yıllar heba oldu oyy Çamlıhemşin

Furtuna deresi ninni söylesin
Köyüm yaylalarım beni beklersin
Babama deyin de açar i kessin
Topladım valizi ey Çamlıhemşin

Kolay değil senden ayrı yaşamak
Rüya görüp uyanıp da ağlamak
Farklı bir tat imiş sende yaşamak
Şimdi aç kolları ey çamlıhemşin

Resmini gördüğüm yerler değişmiş
Baksana köylere araba gitmiş
Televizyon gelmiş muhabbet bitmiş
Neler oldu söyle oyy Çamlıhemşin

Ayder tanınmıyor yok eski hali
Neden keser insan tuttuğu dalı
Nasred din hocanın kazan misali
Yok mu oluyoruz ah Çamlıhemşin

Çayırlıklar orman olmuş kaplanmış
Yaylalarda sığır koyun kalmamış
Bahçeleri mısır değil çay sarmış
Sana bir hal olmuş oyy çamlihemşin

Ah be yorgun ne söylenip durursun
Sanki dağ taş bayır gezer yürürsün
Bir gün gelir sen de unutulursun
Seviyorum seni oyyy çamlihemşin


SAHİP ÇIK TOPRAĞINA
 Aha şimdi bu gece bir ben den de bir senden
Sen gurbetelden anlat bende çamlıhemşinden
Deki gittim kurtuldum çay çayırlık işinden
Bende derim ki sana dertler geldi peşinden

De bana gurbet iyi kız okur oğlan okur
Bir odaya kapattım hanim da kilim dokur
Bende sorarım sana hiç yaşadın mi özgür
Köyün cılkı mi çıktı çekilir mı o ğirgür

Sen gittin gurbet ele kurumaz alın terin
Annen ölmüş sığır yok hozandır bahçelerin
Gelip ağlayacaksın kurur mu o gözlerin
Oğlun kızın eşine geçmeyecek sözlerin

Evde kiremit kırık küf tutmuş darabalar
Ağlıyor mezarında oğlum diye babalar
Tarla tapan ne varsa bölüşür akrabalar
Yılar sonra gelirsin boşa gider cabalar

Ah kardeş Çamlıhemşin yakında olur cennet
Sahip çıkar başka si sonra etme şikayet
Senin de gurbet elde durumun iyi gayet
Karar senin kararım hakkinde yok ki ayet

Şu yorguna sorarsan erken don toprağına
Sahip çık ne olursun atana ocağına
Son pişmanlık faydasız duman çöker darına
Sonra pişman ederler insani doğduğuna


ÇAMLIHEMŞİN.
Ağır bastı da sevdan gurbette duramadım
Her nereye gittiysem seni unutamadım
Dağ taş dolandım durdum her yeri adım adim
Sırtımı tatoslara Kaçkarlara dayadım

Senin yerin bir başka, gönlümde Çamlıhemşin
Turizim le doğuyor yeni yen i güneşin
Çat in ayder in ile dünyada var mi eşin
Kale i bala ile zil kale de kardeşin

Yazın nüfus ün artar şenlenir yaylaların
Renga renk çiçek açar bahçelerin bağların
Yeşerir filiz verir kaliteli çayların
Furtuna deresinde şarkı dır dalgaların

Serpilmiş yamaçlara görkemli taş konaklar
Geçmişten geleceğe bir çok maziyi saklar
Bir düğün yapılınca dökülürdü saçaklar
Erhamlar in yerini almış teller duvaklar

Tulum şişirilince nav da parmaklar titrer
Eller bir sevda ile bir birine kenetler
Horoncu horon vurur türküye döner dertler
Çamlıhemşin bir cennet barınamaz namertler

Sende Atalarımız ne emekler sarf etti
Eşi çocuğu sende o gurbetlere gitti
Sende geçine bilmek aşılmayan bir setti
Sana olan bu sevda ne ömürler tüketti

Yorgun çamlıhemşinde bir engelli vatandaş
En gel eri aşmaya uğraşır yavaş yavaş
Çamlıhemşin uğruna severek verir savaş
Dilerim mutlu olsun bütün eş dost arkadaş


BU GECE UYKUSUZ

YAŞAR ÇELİK
BU GÜNÜM UYKUSUZ YARINIM SUSUZ*
YARIM BEN DEN HUYSUZ BEN YARDEN HUYSUZ*
HEMEN EL KALDIRSIN KAÇ KİŞİ MUTSUZ.

Uykum ne darılırsın
geldin de mi yatmadık
Yatak yorgan arası
Sanki rüya görmedik...

Haydı gel çoç edelum
gece zifir ay da yok
Dolanma aylak aylak
buralardan fayda yok...

Şakir Aksu

Bi uykusuz sen misen
Ben de uyuyemedum
Gökte beş on yilduz var
Seyrine doyemedum...

Nilgün Reyhan Aydoğdu
gece uyumamaışım,
uykuma doymamışım...
kafam öyle dalgınki,
yar gelmiş duymamışım..


SENİNLE SEVDALIĞIMIZ KALDI BAŞKA BAHARA
Gece baktum dışarı kar da vardı ay da var
Başladı bir muhabbet kahve de var çay da var
Her ışın arkasın da zarar da var kâr da var
Diş ardaki elindir evdekinden fayda var

Deli gönül duramaz konar daldan dallara
Kır çiçekleri toplar çıkınca yaylalara
Yine ne oldu güzel düşünme kara kar a
Senle sevdalığımız kaldı başka bahara

Oyy arada ki duman çekilse görsem seni
İçinden ne gelirse türkü de ağlat beni
Sen eğri çiçeği ol bende mağol dikeni
Kimse koparamasın gelip sarayım seni

Bazen da çise vursun yaş gibi yanağına
Öpücük kondurayım o kiraz dudağına
Çiçekler dermek için girsem gönül bağına
En güzel çiçekleri yığayım kucağına

Yorgunum ben koşamam sen hızlı git bekleme
Uy gönül rotasına boş ver be emekleme
Yaşa gününü gün et benim gibi tekleme
Hayat boş zaman kısa kimse den kâr bekleme…


BENİM SADIK YARİM KARA TOPRAKTIR
Ninem derdi ah oğul zorla güzellik olmaz
Kırma insan kalbini dünya kimseye kalmaz
Sanma yaptığın iyilik gidip yerini bulmaz
Doğru ol yalan deme hiçbir şey gizli kalmaz

Düşenin dostu olmaz derlerdi inanmazdım
Vaktin da önlem alsam bende böyle yanmazdım
O kadar saf olmasam yalanlara kanmazdım
Bazı hıyarları da zaten insan sanmazdım

Bir yoldur geçilecek menzile varmak için
Kimi sevinçten ağlar kimi ağlar yar için
Baykuş kara haberci bülbül öter gül için
Benim şu deli gönlüm yanıyor için içi n

Gündüz geceye mahkum geceler yıldızlara
Yağmur dağıtıyorum yükleyip bulutlara
Baharda çiçekleri ben ekerim dallara
İnsani esir almış yere batsın şu para

Yağmurlar sosyalisttir herkese eşit yağar
Bulutlar çekilince ufuktan güneş doğar
Her şeyi alır gider Kapitalisttir rüzgar
Aşık Veysel den öğüt sadık yardır topraklar

Yorgun sen ektiğini biçtin mi hayatında
Hane nerde dostların kimse var mi yanında
Gün gelir noktalanır şöhretin da şanında
Ancak dikenler sarar ölünce mezarında


 

 

 

 



Sitemize 378550 ziyaretçigirdi
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol